Beyin ile ilgili yapilan arastirmalar egitimciler tarafindan da oldukça yakindan izlenmektedir. Son yillarda nöroloji alaninda elde edilen bulgular, teorik anlamda egitime büyük katkilar sunmustur. Bu bulgularin yorumlanip egitim alaninda kullanilmasinda, en büyük görev biz egitimcilere düsmektedir. Bu arastirmalar sonucunda biliyoruz ki; “her insan özneldir ve ögrenme sistemi farklidir,“ tespiti egitim sistemimizin temelini olusturacaktir. Bu durum yeni ve çagdas egitimi tanimlamaktadir. Klasik egitim anlayisinda ise daha çok; sistem, okul ve toplum merkezli mantikla biçimlenmistir. Egitim kurumlarinin amaci, çocuklarimiza Türk Egitim sisteminin amaçlari dogrultusunda bir müfredat programi düzenlemek ve ders içi ve disi faaliyetleriyle, önceden (merkezden) belirlenen amaçlari gerçeklestirmek olarak tanimlanabilir. (Arka Kapak)
